Ana Sayfa QUI SOMMES-NOUS

Quı Sommes-Nous

Avec la plupart de l'achèvement de l'Institut de l'établissement des pays islamiques, TASAM a fait la planification des activités connexes intensification à propos des pays islamiques, en Octobre 2007, il a visé à poursuivre des activités qui commencent avec le Congrès de l'éducation des pays islamiques de façon qu'il examine la concentration dans le domaine l'analyse et de recherche dans le forum. Dans ce contexte, après l'exécution du Congrès de formation professionnelle et technique dans les pays islamique à l'année de 2009, entre les dates 28-30 Janvier 2010, on a été organisé un forum sur les İnstitutions de Pensée des pays islamiques. L'une des décisions communes prises lors du forum a éte la création d'une plate-forme sous le nom Plate-Forme des İnstitutions de Pensée des Pays İslamiques - İSTTP. L'objectif est de contribuer à intégrer des activités intellectuelles sur les pays islamiques selon la Plate-Forme.


Il n'y a pas presque des pays qui ne sont pas partis que ce soit directement ou indirectement d'une manière de communiquer les uns avec les autres au sujet de l'impact de l'évolution conjoncturelle et des progrès technologiques dans le monde actuel de plus en plus globalisé. Avec la plupart du monde, il s'agit des changements importants et des interactions dans le sens politique, socio-culturel et économique dans les pays islamiques.


Au 21. ème siècle, les pays islamiques doivent affronter de nombreux problèmes, en particulier, la tolérance et la modération de la promotion, la modernisation, l'éducation, la science et la technologie à tous les domaines des réformes engagées, le commerce, le développement, la bonne gouvernance, la compréhension de l'étendue d'amélioration des droits de l'homme, et dans ce contexte, il faut intensifier certaines activités comme la préservation de la structure de la famille en tant que l'Islam avait déjà prévu.


La réussite des pays islamiques dans les présents domaines d'activité; défendre ensemble les intérêts communs et les droits légitimes, assurer les efforts de coopération et de coordination pour resoudre des problèmes des pays islamiques dans des états pénibles, la participation active des pays islamiques au sujet de la prise de décision globale, économique et sociale, dépendent de l'augmentation de la coopération économique et commerciale pour renforcer l'intégration économique parmis des pays islamiques. Dans ce contexte, les sujets comme la protection de véritable image de l'islam, le développement du dialogue entre les pays islamiques et les autres civilisations et les membres des autres religions, de prendre des mesures nécessaires pour résoudre des problèmes et des conflits d'une manière pacifique parmis les pays islamiques, une bonne gestion, améliorer la démocratie, les droits de l'homme et les libértés fondémentales au niveau national et international sont très importants à la fois.


L'évolution de chaque couche de la civilisation intéresse la société civile aussi que les Etats. Nous sommes confrontés à des défis à surmonter, et de nouvelles voies pour capturer les événements à une perspective plus large et différente avec une proposition à multiples facettes en introduisant un maximum d'avantages en commun au nom de la science et des idées du peuple, en se réunissant des experts d'analyse et de stratégie en tant que pays, les régions et l'évolution mondiale en matière de collecte de données actuelles, la transformation, la dynamique vers l'avant, les dialogues efficaces et réalistes sont devenus une nécessité qui doit développer.


Particulièrement; les contributions des représentants des organisation de la pensée dans le cadre des disciplines d'origine aideront à la fois l'Etat et la société civile, régional et mondial échelle, c'est une produite dans les développements politiques, socioculturels et économiques et une surveillance étroite, les connaissances peuvent être partagées avec l'évaluation des actuels et futurs dialogues créatives pour le développement ne sera possible. Sinon, quelles sont les solutions possibles aux problèmes, qui seront rencontrés dans l'évaluation des nouvelles possibilités qui peuvent être efficaces.


Nous pensons que les représentants de l'élite des groupes des autres pays islamique, y compris la Turquie, mis en place une plate-forme contribueront de manière significative à la construction de la "Civilisation de la Paix".

Süleyman ŞENSOY
Président de TASAM

 

 

Duyurular

1. 6. İslam Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu 6-8 Mart 2015 tarihlerinde Pakistan’ın başkenti İslamabad’da Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM), Pakistan Senatosu Savunma Komitesi, Pakistan China Institute ve Konrad Adenauer Stiftung (KAS) ev sahipliğinde gerçekleştirilmiştir. İslam dünyasından geniş çaplı katılımla gerçekleştirilen 6. İslam Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu’nda; Forumu entelektüeller, düşünürler, kanat önderleri ve İslam dünyası düşünce kuruluşları için başlıca platform olarak kurumsallaştırmak üzere dönüm noktası teşkil edecek bir takım kararlar alınmıştır.

2. Forum; Pakistan Cumhurbaşkanı Sayın Memnun Hüseyin’e, Pakistan Başbakanı Dış İlişkiler ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Sayın Sartaj Aziz’e ve Pakistan Senatosu Başkanı Senatör Syed Nayyer Hussain Bokhari’ye, Forum’a hitap etmeyi yüksek nezaketleriyle kabul ettikleri ve bu küresel konferansın saygınlık ve prestijine büyük katkıları için minnettarlığını arz etmiştir.

3. Forum, ekonomik ve siyasi güç dengesinin, “musâdeme-i efkârın” (fikirler çarpışmasının) yoğun etkisi altında Batı’dan Doğu’ya kaydığı 21. asırda İslam Düşünce Kuruluşları Forumu’nun kültürler, ülkeler ve kıtalar arasındaki köprü rolünün önemli olduğuna ve dolayısıyla Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu olan adının Dünya İslam Forumu (World Islamic Forum - WIF) olarak değiştirilmesine karar vermiştir.

4. İslam Dünyası Forumu mevcut gerçeklikleri ve olguları göz önünde bulundurarak İslam’ı barış, uyum, denge, hoşgörü ve bir arada yaşama dini olarak takdim edecek ve tanıtacak bir İslam anlatısı geliştirilmesine de katkı sağlayacaktır.

5. İslam Dünyası Forumu, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) dışında kalan ülkelere ve topluluklara ulaşım konusunda da adımlar atarak mevcut jeopolitik sahnedeki ortak platformlar üzerinde yeni ortaklıklar ve koalisyonlar kurulmasına katkı sağlayacaktır.

6. Forum katılımcıları ne şekilde olursa olsun ve nasıl tezahür ederse etsin aşırılığı ve terörizmi kınamakta, terörizmin herhangi bir din, kast, mezhep ya da ırkla ilişkilendirilemeyeceğini açıkça ifade etmektedir. Terörizmle ve militanlıkla mücadele aslında; İslam’ın doğru mirasını ve özünü, Hazreti Peygamber’in (sav) öğrettiklerinde ve onun liderliğindeki faaliyetlerde ortaya konduğu şekliyle ihya çabasıdır.

7. Forum belli Batı ülkelerinde baş gösteren İslamofobiyi kınamakta ve bazı Avrupa ülkelerinin yasalarında yer alan anti-semitizm benzeri bir suç olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtmektedir.

8. Forum hangi dinden, cinsiyetten, kasttan, ırktan ya da mezhepten olursa olsun tüm kişilerin eşitliği ilkesine riayet edilmesi gerektiğini teyit etmekte; herhangi bir etnik gruba ya da topluluğa karşı ayrımcılık yapılmasını ya da nefret, taassup ve önyargı temelinde şiddete veya nefret söylemine maruz bırakılmasını insanlığa karşı işlenmiş bir suç olarak değerlendirmektedir.

9. Forum; sorunların çözümü için herhangi bir şekilde tehdide ya da güç kullanımına başvurulmasını reddetmekte, uluslararası hukukun ve BM Şartı’nın önceliğine riayet edilmesi gerektiğini dile getirmekte, tüm ülkelerin mevcut sınırlarının ve toprak bütünlüğünün dokunulmazlığı ilkesini desteklemektedir.

10. Forum; Filistin, Keşmir, Kıbrıs ve Dağlık Karabağ gibi farklı bölgelerdeki uzun süreli uyuşmazlıkların çözümünde sürdürülebilir barış, istikrar ve güvenliği de desteklemektedir.

11. Forum; özellikle eğitim, enerji ve İslam dünyasının çok ihtiyaç duyduğu değişim ve reformların güvencesi konumundaki yetenekli kişilerin, hassaten gençler ve kadınlar arasındaki yeteneklerin ortaya çıkarılmasını sağlayacak alt yapının ve mekanizmaların oluşturulmasında bölgesel ekonomik iş birliğinin teşvik edilmesi gerektiğine inanmaktadır.

12. Forum Müslüman rejimlerin ve liderlerin sivil toplumu harekete geçirmek ve temel hakların geliştirilmesinde fırsat eşitliği sunmak suretiyle elit tabaka ile sıradan insanlar arasında köprü oluşturmalarını ısrarla tavsiye etmektedir.

Dünya İslam Forumu’nu Müslüman entelektüellerin, kanaat önderlerinin ve düşünürlerin sesi olarak kurumsallaştırmak amacıyla Forum aşağıdaki kurumsal mekanizmaların hayata geçirilmesine karar vermiştir:

a) Forum faaliyetlerini koordine etmek; dünyanın farklı yerlerinden sivil toplum örgütleri, hükümet dışı örgütler ve düşünce kuruluşları ile birlikte kurumsal bir ses inşa etmek ve İslam Dünyası Forumu’nun gündemi ve faaliyetleri ile ilgili kararlar almak üzere beş kişilik bir daimi icra kurulunun oluşturulması;

b) İslam Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu “Wise Persons Board of the Forum” (Forum Akil Kişiler Kurulu) adının “Eminent Persons Group (EPG) of the World Islamic Forum” (İslam Dünyası Forumu Akil Kişiler Grubu) olarak değiştirilmesi;

c) İslam Dünyası Forumu sekretaryasının TASAM ev sahipliğinde İstanbul’da bulunması, Asya bölgesel sekreterliğinin Pakistan-China Institute ev sahipliğinde İslamabad’da kurulması ve dünyanın diğer yerlerinde de bölgesel sekreterliklerin kurulması;

d) İslam Dünyası Forumu faaliyetleri çerçevesinde İngilizce, Türkçe, Arapça ve Fransızca dillerinde yayın yapan dinamik ve etkileşimli bir internet sitesinin bulunması; İslam ümmetinin karşı karşıya olduğu sorunlara dair araştırma raporları hazırlanması ve çalışmalar yapılması, İslam ümmetini ilgilendiren konferanslara katılım sağlanması;

e) Memnuniyet verici bir gelişme olarak kaydedilen İslam Dünyası “İstanbul Ödülleri”nin yıllık olarak verilmeye devam edilmesi;

f) İslam Dünyası Forumu’nca Eylül 2015’te Kuala Lumpur’da “Müslüman Kadınlar Zirvesi” düzenlenmesi;

g) İslam Dünyası Forumu’nun sonraki toplantısının 2016 yılında Tahran’da yapılması kararları alınmıştır.

Son olarak Forum katılımcıları; Forum’un İslamabad’daki ev sahiplerine, özellikle Pakistan China-Institute, Pakistan Senatosu Savunma Komitesi, TASAM ve KAS’a, bu tarihi etkinlik ile “musademe-i efkar”dan barika-i hakikat’in (fikirlerin çarpışmasından hakikat güneşinin) doğması amacıyla yaptıkları katkılardan ve İslam ve Müslümanlar hakkında bugün şiddetle muhtaç olduğumuz olumlu bir anlatı sunmalarından dolayı teşekkürlerini bildirmiştir.

6-8 Mart 2015, İslamabad

Deklarasyonu indirmek için tıklayın.

Detaylı bilgi için tıklayın.